10 Ağustos 2011 Çarşamba

Sekiz

8

Birkaç sene önce birazcık İspanyolca öğrenmiştim, şimdi unuttum. Niye öğrenmiştim ki, ne işime yarayacaktı; bilmiyorum. Galiba hayallerim vardı Latin Amerika'ya gitmekle ilgili. Hayatta en çok istediğim şeylerden biri okyanusa karşı Cuba Libre yudumlamaktı. Şimdi yok mu böyle hayallerim? Bilmem, var galiba, sen yanımda olursan göze alabilirmişim gibi geliyor uzakları. Seni sevdiğimi İspanyolca söylemediysem unuttuğumdandır. Ama hatırlarım istersen.

Birkaç sene önce mutsuz bir insandım. Kendimi yüksek binalardan boşluğa bırakmayı aklımdan çok geçirdim. Günde sekiz saat Nirvana dinlerdim. Bütün şarkılarını ezbere bilirdim, Kıbrıs Şehitlerindeki Deep Rock Bar'ın giriş katındaki Nirvana posterinin altında saatlerce içerdik. Mehmetle ben. Sıkılırdım. İstisnasız her şeyden. Belki bir parça kitaplar alırdı sıkıntımı, uzakta olan Yakın Kitabevi vardı. Her hafta gidip aynı kitaplara bakardım. Param çıkışmazdı bazen, alamazdım. En sonunda o kadar çok sıkıldım ki, sigaraya başladık. Mehmetle ben. Kafamı döndürüyordu, ben de iyi geliyor sandım.

Birkaç sene önce yakışıklı bir adamdım. Uzun yıllar önceydi aslında. Ben en son yakışıklı olduğumda sekiz yaşındaydım, henüz aynaya bakmamıştım. Annem başımı okşamıştı "Benim yakışıklı oğlum" diye. Gülmüştüm, sevinmiştim, inanmıştım. Hayatta annemden sonra bir de Aylin'e bu kadar inandım. Onu ilk gördüğümde konuşmamıştım. Yakışıklı bir adam değildim, ne diyecektim ki. Çirkinlerin kaderi susmaktır zaten. Ben de öyle yaptım. Bu yüzden yıllar sonra tutabildim elini. Onu seviyordum, ona onu sevdiğimi söyledim. İspanyolca da söylerdim ama unutmuştum. Ama o isterse eğer, elbette hatırlarım.

1 yorum:

  1. hatırla hatırla.. o istemese de hatırla, sonra seni üzdüğünde o da hatırladıgını hatırlar.. O diil de ben de ispanyolca öğrenmek istiyorum artık.. napıcaz?

    YanıtlaSil